Macaristan Hükümdarı II. Rakoczi’nin Osmanlı periyodunda Tekirdağ’da kaldığı müzeye dönüştürülen meskeni 7 ayda yerli ve yabancı 2 bin turist ziyaret etti.
Rakoczi Müzesi Müdürü Ali Kabul, AA muhabirine, Osmanlı’ya sığınan Macar prensinin Tekirdağ’da itimatla yaşadığı meskenin, Osmanlı’nın inanç ve misafirperverliğinin sembolü olarak günümüzde müze olarak korunduğunu söyledi.
Salgın sonrası müzeye olan ilginin arttığını tabir eden Kabul, “Bu yıl Macarlar olmak üzere, Bulgar turistler en çok müzeyi ziyaret eden kesim oldu. Birinci 7 ayda 2 bin civarından ziyaretçimiz oldu. Sonbahar da ve kışa gerçek turizm firmalarının yapacağı cinslerle müzeye gelen ziyaretçi sayısı artacaktır.” dedi.
Kabul, Rakoczi’nin Tekirdağ’da konuk olarak kaldığı konutun 1931’de Macar hükümeti tarafından satın alınarak aslına uygun inşa edildiğini, kente gelen Macarların kesinlikle müzeyi ziyaret ettiğini lisana getirdi.
Müzenin Türk-Macar dostluğunun kültürel simgesi haline geldiğini belirten Kabul, “Müzede ziyaretçiler daha çok Rakoczinin çalışma salonu, oyma koltuk ve yemek salonu olarak kullanılan kısma ilgi gösteriyor. Rakoczi’nin, vadedilen yardımların gelmemesi üzerine 250 silah arkadaşıyla Osmanlı topraklarına geldi. Rakoczi ömrünün 15 yılını bu meskende geçirdi. Hem Rakoczinin anılarının olması hem de 300 yıl öncesinin Osmanlı sivil mimarisini yansıttığı için ziyaretçilerin dikkatini çekiyor” tabirlerini kullandı.
Rakoczi Müzesi
Macaristan’ı işgal eden Avusturya’ya karşı Macar ayaklanmasının önderi II. Frenc Rakoczi, beklenen yardımların gelmemesi üzerine başarılı olamadı.
Başarısızlığı nedeniyle ülkesinden ayrılmak zorunda kalan Rakoczi, 1735 yılından vefatına dek Tekirdağ’daki konutta inançla kaldı.
Müzeye dönüştürülen Barbaros Caddesi’ndeki meskeni, çok sayıda Macar’ın yanı sıra yerli turistler de ziyaret ediyor.
