Dünya çapında birçok beyin cerrahı ve nöroanestezi uzmanının katıldığı “3. Milletlerarası Rhoton Topluluğu Buluşması”, “Mikronöroşirürjinin Geleceği” ve “Beyin Cerrahisinde Yarı Oturur Pozisyon” başlıklı toplantılar serisi İstanbul’da başladı.
Türk Nöroşirürji Derneği ve Yeditepe Üniversitesi işbirliğindeki toplantılar Maltepe’de bir otelde gerçekleştiriliyor. Toplantılar kapsamında konuşma yapacak Türkiye’nin ve dünyanın beyin cerrahisi alanında en kıymetli 145 ismi meslektaşlarıyla deneyimlerini paylaşacak.
Toplantılara ait basın mensuplarına bilgi veren Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin ve Hudut Cerrahisi Ana Bilim Kısmı Lideri ve Tertip Komitesi Lideri Prof. Dr. Uğur Tipe 5 gün sürecek aktifliğe birçok ülkeden 500’ü aşkın beyin cerrahı ve nöroanestezi uzmanının katıldığını söyledi.
Etkinlikler kapsamındaki “Beyin Cerrahisinde Yarı Oturur Pozisyon” başlıklı toplantıya ait bilgi veren Çeşide, bu operasyonun birinci yapıldığı periyotlarda yaygınlıkla kullanıldığını anlattı.
Türe, son 20-30 yılda bu sistemin birçok nedenlerle yavaş yavaş terk edildiğini belirterek “Ben de bunun çok önemli savunucusuyum. Zira dezavantajları var lakin avantajları daha fazla. Oturur konumda kimi ameliyatlarda beyin çok daha yumuşak, daha rahat görülebiliyor, tertemiz oluyor. Kan yok, su yok, ameliyatı iki elinizi kullanarak daha rahat yapabiliyorsunuz. Birtakım ameliyatları oturur durum dışında yapamam. İşitme sonundan çıkan büyük tümörleri katiyen bu konumda ameliyat ediyorum.” dedi.
Beyin cerrahisinde yarı oturur durumun toplardamarlara yüksek ölçüde hava kaçması riski taşıdığını söz eden Prof. Dr. Tipe, “Teknolojinin gelişmesiyle beyin cerrahisinde yarı oturur konumu kullanmanın dezavantajları neredeyse ortadan kalktı ancak avantajlarını anlatmak lazım. İşin değişik yanı birçok departman, birçok ülkede kimse bunu görmemiş bile. Hocasından da görmediği için bu sefer düzgünce unutuluyor bu konum. Bu nedenle dünyada bu konumu kullanan deneyimli cerrahların hepsi burada olacaklar. Bu durumun tekrar yaygınlaşması için genç kuşağa bildirilerimizi vermeye çalışacağız.” diye konuştu.
Prof. Dr. Matsushima, ABD’li beyin cerrahı Rhoton’la çalışmasını anlattı
Basın toplantısına ayrıyeten Milletlerarası Rhoton Topluluğu Lideri Prof. Dr. Toshio Matsushima, Prof. Dr. Shigeaki Kobayashi ve Prof. Dr. Ossama Al-Mefty de katıldı.
Prof. Dr. Matsushima, ABD’li beyin cerrahi uzmanı Prof. Dr. Albert L. Rhoton’la 1965’te tanıştığını belirterek Washington’da Mayo Clinic’te asistan olarak vazifeye başladığında hocanın yanında vazife yaptığını lisana getirdi.
Matsushima, Rhoton’un eğitime verdiği değere dikkati çekerek “Rhoton araştırmalarının yanı sıra eğitime de çok ehemmiyet verirdi. Her vakit kongrelere katılır, buralarda konferanslar verirdi. Ayrıyeten araştırmacı yetiştirme konusunda da çok hassastı. Bütün eğitim hayatı boyunca 119 araştırma vazifelisi yetiştirdi. Bunların 100’den fazlası Amerika dışındandı. Çok büyük bir maksadı vardı, bu bireyler öğrensinler, ülkelerine geri dönsünler ve öğrendiklerini oralarda yaysınlar.” tabirini kullandı.
“Temelleri Türkiye’de atıldı”
Kongrenin Onursal Konuğu Harvard Üniversitesinden Prof. Dr. Ossama Al-Mefty ise Türk bilim insanı Prof. Dr. Gazi Yaşargil’i nörocerrahinin babası olarak nitelendirerek “Beyin ve hudut cerrahisi alanında iki husus çok kıymetli, anatomi bilgisi ve cerrahide kullanılan teknik. Bu ikisinin de temelleri Türkiye’de atıldı, araştırmalar, geliştirmeler yapıldı. O nedenle Türkiye’nin bulunduğu durum bu hususta çok ileride ve çok yüksek seviyede.” diye konuştu.
Prof. Dr. Al-Mefty, iştirakinden duyduğu memnuniyeti lisana getirerek dünyanın her yerinden davet aldığını lakin Türkiye’nin kendisi için her vakit çok özel olduğunu söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile TİKA tarafından desteklenen aktiflik 26 Ağustos’ta sona erecek.
