Genci enkazın altından çıkaran grubun başında bulunan AFAD grup başkanı Yusuf Bülent Gündüz, ”Masanın etrafında oturduğunu hatta bizim çalışmalarımız sırasında kendisine ziyan gelmesin diye kendisini bir noktaya çekerek koruduğunu anlattı. Bu da hoş bir çalışma, bu mevzuda şuurlu olması da işimize yaradı” dedi.
Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde pazartesi günü saat 04.17’de 7.7 büyüklüğünde zelzele meydana geldi. Sarsıntının sarsıntısından başta Kahramanmaraş olmak üzere, Hatay, Gaziantep ve Diyarbakır’ın ortalarında bulunduğu 10 vilayet etkilendi. Zelzelenin çabucak akabinde Türkiye’nin 81 vilayetinden afet bölgelerine arama kurtarma grupları sevk edildi. Sarsıntıdan en çok etkilenen vilayetlerin başında gelen Gaziantep’te, 94. saatte tüm umutların tekrar yeşerdiği bir an yaşandı. Enkazda yapılan çalışmalarda ses duyan gruplar, çabucak bölgeden sessiz olunmasını isteyip dikkatli dinleme yaptı. Yapılan dinlemenin akabinde gruplar, 17 yaşındaki Adnan Muhammet Korkut’a ulaştı. Bir müddet kendisi ile konuşan takımlar, Adnan’ı bulunduğu yerden alıp sedyeyle hastaneye taşıdı.
”Birkaç noktadan Adnan’ın sesini duymaya çalıştık”
Adnan’ı kurtaran takımın başında bulunan AFAD grup başkanı Yusuf Bülent Gündüz, o anları İhlas Haber Ajansı muhabirine anlattı. Ses duyumundan evvel serum taktırdığını kaydeden Gündüz, ”Gittik bir serum taktırdık, yeterli ki taktırmışım. Tekrardan cana geldim. Otomobilde tam dinlenme esnasına geçmiştim. Takım arkadaşlarım abi sen biraz dinlen biz sana bir şey olursa haber veririz dediler. O ortada canlı var sesi gelince çabucak giyinerek tekrardan enkaza geçtim. Yaptığımız çalışmaların akabinde çok kısa bir müddet sonra Adnan’ı bulunduğu yerden aldık. Adnan’la bağlantı halinde çok hoş konuşmalarımız oldu. Dinlemede en ufak bir ses aldığın vakit artık onu pahalandırmak lazım. Ethem arkadaşımızın aldığı sesle tekrardan dinlemeyi hızlandırdık. Birkaç noktadan Adnan’ın sesini duymaya çalıştık. Bağlantı sağladık, bunun sonucunda da birkaç yerden almayı denedik” diye konuştu.
Enkaz altında namaz kılmış, hayatta kalmak için kendi idrarını içmiş
En hakikat noktanın yan taraftan girerek Adnan’ı almak olduğuna karar verdiklerini lisana getiren Gündüz, ”Adnan ayaktaydı, hareket edebiliyordu ve yürüyebiliyordu. Bizim ışık tuttuğumuzu görünce oraya gelince çok kısa müddette Adnan’ı oradan aldık. Bize söylediği şuydu, ağabeyi sizin çalışmalarınızın hepsini duyuyordum, size ses veriyordum ancak demek ki sesim size gelmiyordu. Bize ulaştıramıyordu demek ki sesini, enkazda oburlarının da sesi geliyordu o ortada.
O müddet içinde hiç hayattan kopmadığını namazını kıldığını hatta son artık susuz kaldığı anda da kendi idrarını içerek hayatta kaldığını söyledi. Bizi çok keyifli etti, umut kesilmiyor. Umutla yaşamak en hoş şey. Sağ tarafta kalan cephemde apartmanın bir bodrum kısmı var, bodrumdaki galerilerin olduğu yerde, o boşlukta kendine bir yer bulmuş. Yanında bir masa olduğunu söyledi. O masanın etrafında oturduğunu hatta bizim çalışmalarımız sırasında kendisine ziyan gelmesin diye kendisini bir noktaya çekerek koruduğunu anlattı. Bu da hoş bir çalışma. Bu mevzuda şuurlu olması da işimize yaradı. Çalışmalar sırasında kendini korumuş. Tamam biz bugün enkazdan Adnan’ı çıkarttık, hayata kavuşturduk lakin Adnan’ın hayata kavuşmasında bir ekip çalışması var. Şayet o grup çalışması olmazsa aslında Adnan mutlaka o enkazdan çıkamazdı. Bu bir ekip çalışması inancıyla hareket ederek olan bir çalışma. İnşallah bundan sonra bu türlü bir afet yaşamayalım. Ancak yaşadığımız vakit da şunu unutmamak lazım el ele vermediğimiz sürece hiçbir şey olmuyor’’ halinde konuştu.
